17 Şubat 2009

Oyunun Kuralı - Kriz ve BİT Sektörü - 2

Kriz ortamında hızla değer kaybeden BİT firmaları, sonrasında gayri maddi değerlerinin sağlamlığı ve esnek iş modelleri sayesinde diğer sektör firmalarından daha çabuk bir biçimde toparlanabiliyor. 

BİT sektörü küresel ürün ve hizmet ticareti, doğrudan yabancı yatırım, sınır-ötesi birleşmeler ve satınalmalarla doğan dinamizm ile hayat buluyor. Bu ticari dolaşım sistemi küresel ekonominin temposuna bağlı olduğundan, BİT sektöründe büyüme oranları 2007’den itibaren yavaşlama eğilimi gösteriyor. Yavaşlama BT sektöründe yazılım ve hizmetler sayesinde kısmen daha az iken, telekom sektöründe özellikle donanımda daralma, sabit hat operatörlerinin gelirlerinde azalma ve mobil gelir modellerinin henüz çeşitlenmekte olması nedeniyle daha fazla. BT kurumsal donanım pazarındaki daralma devam etse de, yazılım ve hizmet pazarının büyümesiyle BT hizmetlerine yönelik talep artıyor. Ama genel ekonomik yavaşlamaya rağmen BİT talebinde güçlü bir büyüme de gözleniyor. EITO 2009 yılında küresel BİT pazarının yüzde 5.6 büyüyeceğini öngörüyor. Bilgisayar, yazılım ve BİT hizmetleri sektörü iş hacminin ilk kez 1 trilyon Avro’yu aşması bekleniyor. 
BİT sektörü pazar hacmindeki büyüme sürekli bir ivme yakalamış olmasına rağmen, küresel krizin etkisi kendisini özellikle sektörün gelir artışındaki büyümenin yavaşlamasında gösteriyor. Küresel kriz, BİT pazar kapitalizasyonunu doğrudan etkiliyor. Değerler toplamının aktifleştirilmesi olarak kapitalizasyon finansal yapıya bağımlı olduğundan, üretim verimliliği ve inovasyon etkililiğinden farklı olarak kriz ortamının finansal zaaflarından daha fazla etkileniyor. Ancak kriz ortamında hızla değer kaybeden BİT firmaları, sonrasında gayri maddi değerlerinin sağlamlığı ve esnek iş modelleri sayesinde diğer sektör firmalarından daha çabuk bir biçimde toparlanabiliyor. Elbette nakit para akışı, kriz yönetimi, yönetişim uyumluluğu ve rekabet avantajı yaratacak hız ve esnekliğe sahip olabilirlerse.
İnternet penetrasyonundaki artış, mobil iletişimin yaygınlaşması, teknolojinin sosyal hayata “gömülü” hale gelmesi, çevre, enerji, sağlık, gıda, kurumsal yönetişim gibi BİT-temelli yeni pazarların açılması ve küreselleşmenin derinleşmesiyle, BİT kullanımında yaşanan üstel artışın süreceği açık. Bu, bilgi ekonomisinin gelişmesiyle başlayıp, küresel ağ kapitalizmi paradigmasına geçişle zirvesine ulaşan ve yan ürün olarak hizmet sektörlerindeki büyümeyi veren sürecin kaçınılmaz sonucu. 

02 Şubat 2009

Oyunun Kuralı - Kriz ve BİT Sektörü - 1

Tüketim eğilimlerindeki yavaşlama, artan işsizlik, resesyona giren ekonomiler ve finansal dalgalanmalar BİT sektörünü de küresel ölçekte olumsuz etkiliyor. Tüm ülkelerin BİT eksenli kalkınma hedefleri gözden geçiriliyor. Ama BİT krizin etkilerini azaltmakta ve kalıcı rekabet avantajı yakalamakta da önemli fırsatlar da sunuyor.
 
Krizin dibi henüz görünmüyor; 2010 sonuna kadar devam edeceği ve etkilerinin en az beş yıl süreceği tahmin ediliyor. Tüketim eğilimlerindeki yavaşlama, artan işsizlik, birbiri ardına resesyona giren ekonomiler ve finansal dalgalanmalar BİT sektörünü de küresel ölçekte olumsuz etkiliyor. Özellikle daralan tüketim ve tüm sektörlerde şirketlerin yatırım hacimlerindeki düşüş, BİT harcamaları başta olmak üzere, tüm segmentleriyle sektörün gelirlerinde önemli düşüşlere neden oluyor; dolayısıyla BİT Ar-Ge’si, ihracat ve yeni yatırımlar bundan olumsuz etkileniyor. Perakende satışları azaldıkça e-ticaret gelirleri de azalıyor, reklam gelirleri düşüyor, mobil sektörde donanım başta olmak üzere ciddi bir daralma ortaya çıkıyor. Ama toplam BİT sektörü içindeki yavaşlama eğilimi 2001–2002 “dot.com” balonunun patlaması sırasında sektörde yaşanan daralmayla aynı ölçüde değil. OECD’nin son sektör raporu (Information Technology Outlook, 2008)  BİT sektörünün ekonomilerin genelinden görece daha iyi bir performans gösterdiğini kaydediyor.
Ama şimdilik! Nortel'in iflas koruması talep etmesi, Intel'in net karında yüzde 90'lara varan düşüş ve büyük firmalarda kitlesel işten çıkarmalar durumun sektör açısından oldukça riskli olduğunun işaretleri. Daha da kötüsü BİT aracılığıyla kalkınma hedeflerinde de belirsizlik oluştu. Dünya Bilgi Toplumu Zirvesi’nin “Binyıl Kalkınma Hedefleri”ne zamanında ulaşılması zor görünüyor. Aynı şekilde AB’nin i2010 stratejisi de yeniden gözden geçiriliyor. Bunu tüm ülkelerin BİT eksenli kalkınma hedefleri için genelleyebiliriz.  
Öte yandan internet başta olmak üzere BİT kullanımındaki artış sürekliliğini koruyor. 2009 sonrasında BİT sektöründeki büyümenin yeni genişbant altyapıları ve ürünlerin gelişmesiyle birlikte potansiyel olarak GSYİH büyümesinden daha fazla olacağı öngörülüyor. Çünkü özellikle yükselen ekonomilerde kriz önlemi olarak alınan yatırım kararları BİT altyapısının ve ürün geliştirme yeteneğinin gelişmesi anlamına da geliyor. Diğer sektörler için de BİT kısa vadede olmasa da krizin etkilerini azaltmakta ve kalıcı rekabet avantajı yakalamakta önemli fırsatlar da sunuyor. BİT ile gelişen verimlilik ve inovasyon kapasitesi kriz sonrası küresel ekonomide rekabet avantajının temelini oluşturuyor.