23 Ekim 2009

Oyunun Kuralı - Ulaştırma Bakanlığı, Ulaştırma ve Bilgi İletişim Teknolojileri Bakanlığı mı oluyor?

Bilişim Bakanlığı yok diye dövünenlere müjde! Alın size bakanlık... Ulaştırma Bakanlığı çok geçmeden, önce BTK'nın yetkilerini genişleten bir yasa tasarısı, sonra da bakanlığın adını değiştirip kapsama alanını genişletecek bir başka yasa tasarısı gündeme getirecektir.

Bayrama Myspace ve Lastfm’in erişime engellenmesi ile girdik. 2001‘den beri engellenen 6000 siteye yenileri katıldı. Gizlenmeye çalışılan bu ciddi istatistikle “internet sansürcüsü” ülkeler liginde şampiyonluğa oynamaya başladık.
Bu yazıda internet sansüründen değil, onu da yaratan daha tehlikeli bir gelişmeden söz edeceğim. Çünkü içinde bulunduğumuz olumsuz durum, siyasi partilerin değil, merkeziyetçi, hantal, atıl yönetsel modelin bir eseri...
Ömrünü tüketmiş bu sistem hayatta kalmak için yeni bir strateji deniyor ve operasyonun merkezi Ulaştırma Bakanlığı. Son zamanlarda bilgi ve iletişim teknolojileriyle (BİT) ilgili her şey Ulaştırma Bakanı’ndan soruluyor. Yeni bilişim suçları kanun tasarısı mı çıkacak, Başbakan veya Adalet Bakanı değil, Ulaştırma Bakanı açıklıyor. Bilgi toplumu hedefleri ve yol haritası Ulaştırma Şurası’nda açıklanıyor. Telekomda serbestleşme sağlasın diye yaratılmış Telekomünikasyon Kurumu, Bilgi Teknolojileri Kurumu adını alarak, internet ve BİT ile ilgili herşeyle ilgilenen bir denetim, düzenleme ve müdahale mekanizması haline getirildi.
Operasyon 2006’da başladı...Ulaştırma Bakanlığı Adalet Bakanlığı'nı by-pass ederek 5651 sayılı yasayı çıkarıp interneti kendisine bağladı. Sonra TK'yı BTK yapıp tüm BİT sektörünü benden sorulur dedi. 5651 kapsamında oluşturulan İnternet Kurulu'na STK'ları da alıp bir tampon oluşturdular. Bu arada Bilgi Toplumu Stratejisi yönetişim fobisi nedeniyle başarısız oldu, e-Dönüşüm İcra Kurulu ve DPT etkisizleşti. Başbakanlığa bağlı Danışma Kurulu’nun hazırladığı son e-devlet startejisi de kurumsal yapı ve adresleme dışında yeni bir şey söylemediği için bence ölü doğdu. Nitekim Ulaştırma Bakanı “kabul edip etmeyeceğimiz belli değil, öneriden ibaret” açıklamaları yapıyor.
Bilişim Bakanlığı yok diye dövünenlere müjde! Alın size bakanlık... Ulaştırma Bakanlığı çok geçmeden, önce BTK'nın yetkilerini genişleten bir yasa tasarısı, sonra da bakanlığın adını değiştirip kapsama alanını genişletecek bir başka yasa tasarısı gündeme getirecektir. Bakanlığın yeni adı da muhtemelen” Ulaştırma ve Bilgi İletişim Teknolojileri Bakanlığı” olacaktır. Bakanlığın internet ve sektörün önünü açacağını düşünenler, bugüne kadarki icraatlarına baksınlar!.
Gerçek bir kamu yönetim reformu gerçekleşmeden her gün daha da geriye gideceğiz. Tedavi: AB süreci ve sivil inisiyatifler...

BThaber, s:740, 12 - 18 Ekim 2009

04 Ekim 2009

Oyunun Kuralı - “Bilgi toplumu”: Bazı stratejik sorular

Ulaştırma Bakanlığı yeni bilişim bakanlığımız mı olacak? E-devlete de Başbakanlık bünyesindeki yeni kurul bakacaksa, e-Dönüşüm Türkiye İcra Kurulu ne yapacak? Üç yıldır bizi oyalayan Bilgi Toplumu Stratejisi raf ömrünü tamamladı mı? DPT bu konularda ne diyor?

Sonbaharla birlikte yine zirveler, kurultaylar, kongreler, şuralar dönemine girdik. Bu dönemde insanların stratejik konulara karşı algısı daha açık oluyor. Bu fırsatı değerlendirmek istedim!
Üç yıldır yürürlükte olan “Bilgi Toplumu Stratejisi” ve Eylem Planı, 27. e-Dönüşüm Türkiye İcra Kurulu toplantısında değerlendirildi. Toplam 111 eylemin %6’sı tamamlanmış, %51‘inin çalışmaları devam ediyor, %32’si başlangıç aşamasında, %11’i ise daha başlatılamamış. Bu kötü karne karşısında “biz demiştik”ten başka şeyler de söylemek lazım.

Bu belgenin bilgi toplumu gibi bir hedef için fazlasıyla dar açılı, mekanik e-devlet odaklı, merkeziyetçi, yönetişim-fobik olduğunu, eylem planının önceliklendirmesinin olmadığını söylemiştik. Bu niteliğiyle, asıl odak alanı olan e-devlet konusunda bile başarısız olacağını da... Bu karneyle yüzleşince bakış açısının sorgulanacağını umuyordum.

Yine yanıldım, ama şaşırmadım. Başbakanlığın bu başarısızlığa cevabı, “e-Devlet ve Bilgi Toplumu Kanun Tasarısı Taslağı” ile geldi. Bakış aynı bakış, adres farklı... Yeni bir kamu kurumsallaşmasının sadece Başbakanlığa bağlı olduğu için daha etkili olacağı düşünülmüş. Başarısızlığın nedeni açık oysa: merkeziyetçi yönetsel modelin, hantal bürokrasinin ve kamu odaklılığın, “bilgi toplumu” ve e-devlet gibi dağıtık ağ yapısı üzerine kurulu sistemler için kadük kalması... Bu sistemler doğası gereği ağ yönetişimi modeliyle işliyor. İsteseniz de istemeseniz de katılım, şeffaflık, sorumluluk ve hesap verebilirlik standartlarna uymak zorundasınız. Artık “e-devlet” kavramı bile kullanılmıyor, onun yerine “bağlantılı yönetişim” (connected governance) diyorlar!

Bu arada Ulaştırma Bakanlığı 27 Eylül - 1 Ekim 2009 tarihleri arasında Ulaştırma Şurası’nı topluyor. Şuranın adı “Ulaştırma” olsa da, İletişim Altyapı Çalıştayı toplanmış ve bilişimle ilgili altyapı kavramını çok aşan kapsamlı hedefler belirlemiş. BİT ve interneti “millileştiren” bir takım hedefler! Ulaştırma Bakanlığı yeni bilişim bakanlığımız mı olacak? Eğer bu konular Ulaştırma Bakanlığı’ndan soruluyorsa, e-devlete de Başbakanlık bünyesindeki yeni kurul bakacaksa, e-Dönüşüm Türkiye İcra Kurulu ne yapacak? Üç yıldır bizi oyalayan Bilgi Toplumu Stratejisi raf ömrünü tamamladı mı? DPT bu konularda ne diyor? İşte böyle stratejik sorular geliyor aklıma...

BThaber, s:738, 28 Eylül - 4 Ekim 2009