16 Temmuz 2010

Oyunun Kuralı - Mahremiyet ve sosyal medya

Şirketlerin kullanıcı verilerinin ne kadarını hangi amaçlar için ve hangi sınırlar dahilinde kullanacağı ile ilgili politikalarının denetime açık, şeffaf ve öncelikle de basit bir biçimde anlaşılabilir, yani “kullanıcı dostu” olması gerekiyor!

Geçtiğimiz haftlarda başta Facebook ve Google olmak üzere, şirketlerin çevrimiçi mahremiyet ihlalleri çokça tartışıldı; EFF, EPIC, ACLU, EDRI gibi sivil toplum kuruluşları konuyu gündeme taşıdılar; ABD Senatosu, Avrupa Komisyonu ve mahkemeler sürece dahil oldu; iki şirket de bu konuda geri adım atmak zorunda bırakıldı. Facebook yeni ve daha basit mahremiyet ayarlarını duyurdu; Google “sokak görüşü” arabasını garaja çekti. Ama, Facebook kurucusu Mark Zuckerberg’in mahremiyetin modasının geçtiğine dair sözleri ve Google CEO’su Eric Schmidt’in “saklayacak bir şeyiniz varsa paylaşmayın” mealinden çıkışı, şirketlerin bakışında bir değişim beklememek gerektiğini gösteriyor. Olup biten, özellikle AB başta olmak üzere yasamanın mahremiyet konusundaki hassasiyetinin şirketleri hukuk zoruyla dizginlemesi.

Facebook başta olmak üzere sosyal medya pazarının hakim oyuncularının kullanıcıların mahremiyet haklarıyla ilişkisi doğal olarak sorunlu. Çünkü bu oyuncular iş modellerini kullanıcı bilgilerinin değişimi üzerine kurmak zorunda. Paradoks, bu şirketlerin aynı zamanda kullanıcıların güvenini kalıcı bir şekilde kazanmak zorunda olmasından kaynaklanıyor.

Mahremiyet ihlalleri söz konusu olduğunda çoğu sosyal medya tutkunu, “o zaman bankaları, alışveriş merkezlerini, cep telefonlarını da kullanmayalım” diyor. Ama unuttukları bir şey var: Bankalar ve banka kartları dolayımıyla toplanan kullanıcı verilerinin kullanımı üzerinde çok sıkı bir denetim var. İnternet, özellikle sosyal medya ise düzenleme bakımından henüz sorunlu. Bu alan daha yeni düzenleniyor. Hukukun arkadan gelmesi doğal.

Şirketlerin kullanıcı verilerinin ne kadarını hangi amaçlar için ve hangi sınırlar dahilinde kullanacağı ile ilgili politikalarının denetime açık, şeffaf ve öncelikle de basit bir biçimde anlaşılabilir, yani “kullanıcı dostu” olması gerekiyor! ABD’de sosyal medyayı kapsayacak bir mahremiyet yasasının çıkması gündemde. Bu konuda çok hassas olan AB ülkeleri de benzer düzenlemeler yapmak üzere.

Ülkemizde ise bu alanın en öncelikli düzenlemesi olan Kişisel Verileri Koruma Yasası on senedir meclise gidip geliyor. Türkiye elektronik ortamda mahremiyet koruması bakımından bir cangıl; yani Facebook, Google gibi şirketler için tam bir vaha!


0 comments: